19 Eylül 2009 Cumartesi

Avrupa'da Türkiye


Şu son 2 haftada takımlarımız Avrupa'da çok hareketli günler yaşadı.Önce futbol milli takımımız 2010 Dünya Kupası'na katılmak adına kader maçı oynadı Bosna'yla.Sonuç hüsran oldu,hala şansımız var gerçi ama bana sorarsanız mucizeden ötesine kaldı işimiz.Hala biz Türkler zoru severiz geyikleri yapılıyor,eğer bu durumdan da kurtulup gidersek Afrika'ya ben de inanırım artık zoru sevdiğimize.

Daha sonra Şampiyonlar Ligi kapıya dayandı,tek temsilcimiz Beşiktaş da ligde 5 haftada 6 puan alıp,3 gol atıp hatta 5.haftada Galatasaray'a 3-0 yenilip, İnönü'de Manchester United'ın karşısına çıkıyordu.Görüldüğü üzere ibre fena halde Beşiktaş'ın tersini gösteriyordu.Tabi önceki tecrübelerine de bakarak herkesin ağzında bir 8-0 muhabbeti alıp gidiyordu.Ama Beşiktaş sanıyorum herkesi şaşırtarak başarılı bir futbol ortaya koydu bana sorarsanız.O kadar oynayıp 77'de kötü bir gol yediler ama en azından o Liverpool maçındaki teslim olmuş görüntüyü vermedi Beşiktaş.Bu futbol tribünlerin hoşuna gitti.Gol gelene kadar Beşiktaş için büyük güç oldular.Ama evinde MANU'ya kaybetmekle de kimse suçlanmamalı.Aradaki kalite farkı göz ardı edilmemeli.Bu durumda da ne Mustafa Denizli ne de futbolcular,yönetimin derin derin düşünmesi lazım.O yıllardır harcanan paralarla daha iyi bir kadro kurulamaz mıydı?

Daha sonra Avrupa Ligi'ndeki 2 temsilcimiz ardarda maçlar oynadılar.Önce Galatasaray Yunanistan deplasmanında Panathinaikos'u 3-1'le geçti ve taraftarlarını memnun etti.Maçın başında Pana defansının yaptığı büyük hatada gelen gol rahatlattı Galatasaray'ı.3. gol de çok bariz bir şans golü.İyi de oynamadı zaten Galatasaray.Zaten bu sene Galatasaray adına en olumlu olay da kötü oynayarak da kazanabilmeleri.
Fenerbahçe'ye gelirsek kendi evinde Twente'ye yenilmek kabul edilebilir birşey değil bence.Fenerbahçe'nin ligdeki konumu kesinlikle aldatıcı.3 haftadır kötü top oynuyorlar.Ligde kazanabildiler belki ama Twente'ye sökmedi.Gene çıkarlar gruptan ama bu kötü futbol ne zaman son bulacak asıl o merak konusu.

Ve bütün bunlar olup biterken de 12 Dev Adam da Avrupa'da emin adımlarla ilerliyordu.İlk grubumuzda 3 maçı da kazandık,diğer grupta da son maça kadar kazandık.Son maçtan sonra olan oldu.Önce çeyrek finalde Yunanistan'a,bu sabah da klasman maçında Fransa'ya kaybettik.Basit hatalar sonucu şampiyon olabileceğimiz turnuvada klasman durumlarına düştük.En üst düzeye çıkan savunmamız şu son 2 maçta çöktü.Gerçi Fransa maçını ayrı tutmak lazım.Dün maç yapıp uyuduktan sonra kalkıp bir daha maç yapmak kolay değil.Açıkçası bu konuda FIBA'yı suçlayabiliriz de.Hakemler zaten ayrı bir olay.

Görüldüğü üzere Avrupa'da sonuç genelde hüsran oldu şu ana kadar.Sadece Galatasaray galibiyet alarak mutlu etti bizi ama o gruptan 1.cilik dışında bir sonuç zaten başarısızlık olur Galatasaray için.Fener için de aynı şekilde.Beşiktaş'a gelince CSKA deplasmanı ve Wolfsburgla İnönü'de oynayacakları maç kaderlerini belirler.Futbol milli takımı için artık dua etmekten başka yapacağımız bir yok,Bosna'nın mal gibi Estonya karşısında puan kaybetmesini umuyoruz.Baskette ise yarın bir maç daha var ama çok da önemli değil,artık ev sahibi olarak direk katılacağımız 2010'a bakmamız lazım.

Hiç yorum yok: