30 Temmuz 2009 Perşembe

Istanbul Ambargosu 4-1 & 5-1

UEFA Avrupa Ligi 3.eleme turundaki temsilcilerimiz Galatasaray ve Fenerbahçe beklenildiği üzere maçlarını farklı skorlarla kazanıp ikinci maç için büyük avantaj elde ettiler.
Önce Maccabi Netanya - Galatasaray mücadelesine bakalım:
İsrail de yaklaşık 40 derece sıcakta ve %92 nem oranının olduğu bir ortamda oynandı karşılaşma. Maçın ilk dakikalarında Galatasaray her nedense orada olmayı yadırgamış bir biçimde mücadele etmekteydi. Maçın havasından son derece uzak gözüken futbolcular uykularından pek de iyi uyanamadılar ve maçın 25. dakikasında kullanılan köşe vuruşuna iyi yükselen Yampolsky nin kafası ön direkte duran Sabri'nin üstüne doğru gelmesine karşın bir şekilde gol olmayı bildi ve durum 1-0 oldu. Bu dakikadan sonra toparlanan Galatasaray baskıyı kurdu ve beraberlik golünü fazla geciktirmeden attı. 30.dakikada yine kornerden gelen topa iyi yükselen Hakan Balta kafayı vurdu ve top ağlarla buluştu 1-1. İlk yarı bu sonuçla tamamlanırken 30.dakikaya kadar Galatasaray'ın tutuk oyununun yavaş yavaş açıldığı gözlemlenmekteydi. Bundan mütevellit ikinci yarının ikinci,maçın 47.dakikasında Arda'nın ortasındaseken topu affetmeyen Kewell voleyi yapıştırdı ve Galatasaray'ın tur kapısını araladı.
Artık kontrol iyice temsilcimizden yanaydı..Dakikalar 53'ü gösterdiğinde ise Kewell-Baros-Arda paslaşmaları sonucu Arda'nın pasına ceza alanının köşesinde hareketlenen Sabri kendisinden hiç beklenmeyecek bir biçimde topa vurdu ve topu 90 a yakın bir yerden topu ağlarla buluşturdu. Bu dakikadan sonra değişikliklerle oyunu iyice rölantiye alan Rijkaard 66.dakikada yeni transfer Kieta'yı sahaya sürdü. Bu değişiklikten tam yedi dakika sonra 73'te yine Arda'nın ortasına bu sefer Baros kafayı uzattı ve durumu 4-1 e getirdi. daha sonra maçta kayda değer bir olay yaşanmazken, Galatasaray ikinci yarıdaki oyunuyla parmak ısırttı. Yavaş yavaş as kadrodaki futbolcuları deneyen Rijkaard alabileceği maksimum verimi oyuncularından aldı(aldığını düşünüyorum.) Gerçi defansta biraz sorun varmış gibi dursa da halledilemeyecek bir problem yok gibi duruyor. Bu arada bir not; maç tekrar incelendiğinde yeni transfer Leo Franco'nun çok isabetli kurtarışlar yaptığını ve galibiyetin mimarlarından olduğunu söylemeden geçemezdim. Takım iyiye gidiyor, oyuncular biribirine alışıyor orası da ayrı konu.. Hadi hayırlısı


Fenerbahçe-Honved maçı da tıpkı Galatasaray maçı gibi farklı skorla biten bir karşılaşma oldu. Özellikle Macar ekibinin ligi 14.sırada tamamlayıp Macar Kupası kontejanından katılmasının izleri maça damgasını vurdu. Zira maçın 1.dakikasından itibaren görüldü ki Fenerbahçe ile Honved arası uçurum ötesi bir fark vardı. Fenerbahçe etkili oyununu 13.dakikada Roberto Carlos un frikiğiyle taçalndırarak durumu 1-0 a getirdi ancak golün sevincini tam anlamıyla yaşayamadı. Çünkü golü attıktan hemen sonra arka adelesini tutan Brezilyalı yıldız sahayı erken terk etmek zorunda kaldı. Baskılı oyuna devam eden Fenerbahçe nin ikinci golü süpriz bir isimden(!) Güiza dan geldi İspanyol futbolcu sağ kanattan yapılan ortaya klas bir kafa vuruşuyla topu ağlarla buluşturdu. Durum 2-0. 40.dakikada yine sağdan yine Kazım Kazım ın ortasına ufak bir dokunuş yapan Güiza farkı açmaya devam ediyordu..Yarı bittiğinde arkadaşlarıma Güiza'nın hat-trickine şahit olacağımızı söyledim..adam bu sene coşacak galiba potansiyelini kinetiğe çevirme eğilimindeydi. İkinci yarı başladı, 61.dakikada Güiza bana verdiği sözü tuttu ve hat-trickini yaptı skor 4-0. O ana kadar oyunda hemen hemen hiçbir varlık gösteremeyen Alex De Souza'nın 1.adam olamama ve kaptanlığı devretmenin verdiği sıkıntıların, onu bir bir etkilediği açıkça gözlemleniyordu.. Onu biraz morallendirmek isteyen takım arkadaşlarının da yardımıyla Alex de golü buldu ve Fener tribünlerinin 5 5 5 5 5 işaretlerini selamladı. Nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde maçta varlığı yokluğu sadece santra kullandıklarında belli olan konuk Honved in golü köşe vuruşundan geldi ve dakikalar 78 i gösterdiğinde durum 5-1 e geldi. hakem maçı ek süre oynamadan bitirdi ve bu skoru tescilledi. Bu sonucun ardından Fenerbahçe turistik amaçlı bir Budapeşte ziyareti hakkı kazandı. Fener yönetimi oyuncularının kültür seviyesini biraz olsun yükseltebilmek için google da falan biraz araştırma sonucu oradaki müzeler,kütüphaneler, tarihi mekanlara futbolcuları götürerek iyi birşeyler yapabilir.

Neyse sonuç olarak beklenilen oldu ve iki Türk takımıda sahadan farklı galibiyetlerle dolayısıyla turla döndüler..İkisine de sonraki turlarda başarılar...

Hiç yorum yok: